13 Nisan 2009 Pazartesi

ALİ AL KİLANİ




Ali Al-Kilani şahsına münhasır bir kişilik, bir şair, karizması hat safhada bir adam. Ayrıca Libya Radyo Televizyon Kurulu Başkanı.

Bu kişiyle ilk tanıştığımda şair olduğunu bilmiyordum. Bana orada birçok konuda yardımcı olan Cem Sucu adındaki Fuarda görevli bir tercüman arkadaşımız bana onu sadece Radyo Televizyon Kurulu Başkanı olarak tanıştırmıştı. Şair olduğunu, şarkı sözü ve şiirler yazdığını sonradan öğrendim.

Fuardaki bizim Türk Bölümünün ilerisindeki binadan hergün bangır bangır bir müzik sesi duyuyordum, birgün merak ettim ve girdim içeri bu nedir diye. Müzik Saddam Hüseyin'in idam edilişi ile ilgili bir DVD idi. (Tabi ben bu oluşumun sahibinin, yani Saddam Hüseyin'e bu jesti yapan kişinin Ali Kilani olduğunu sonradan öğreniyorum.) Arkadaşlar kesinlikle tavsiye ediyorum ki eğer bu DVD'yi bulursanız alın. O DVD'nin bende uyandırdığı duygu garipti. Yani biz Türkler olarak komşumuz Irak'ın yaşadığı acıları tam anlayamamışız. Evet orada bir savaş var, (ve aslında bence bu savaşın tek suçlusu Irak'a sonradan Demokrasi getirmek için! giren devlet değil) ve biz Türkler olarak çok şükür ki savaşlardan yıllardır uzağız. O yüzden orada yaşanan çaresizlikleri eğer bizim Saygın Medyamız! Tv ekranlarına taşırsa görebiliyoruz. Bir savaşın ne kadar acı olduğunu, küçücük çocukların cesetleri başında duran ailelerinin, korkudan ve savaşın içinde olmanın verdiği o çaresizlikten dolayı çocuklarına bir mezar bile hazırlayamayıp belki yasını bile tutamadıklarını, bilhassa erkeklerin çıplak bırakılıp haysiyetleriyle, onurlarıyla oynandığını biz tam anlamıyla hayal bile edemiyoruz sanırım. Anlatmak istediğim şu ki bizim medyamızda gösterilmeyen birçok görüntüyü o DVD de görebilirsiniz. Ama bakabilir misiniz bilemiyorum. Ben gördüm ama bakamadım, başı kopuk cesetler, toprağın altından çıkarılan ve uzun süredir orda olduğundan olsa gerek katılaşmış bebek cesetleri... Yarabbim bu çok büyük bir acı, inanın şu an düşünmek bile ürpertiyor beni.
Lütfen bulun ve izleyin, Türkiye'de bulabilir misiniz bilmiyorum. Ama ben Libya'dan ayrılmadan önce size temin edebileceğiniz bir adres bulmaya çalışacağım.
Şunu da söylemek istiyorum ki, ben Saddam Hüseyin'in asılma görüntülerini daha önce izlememiştim. Dikkatimi çeken nokta şu oldu Kelime-i Şehadet getirirken bitirmesini beklemeden idam edilip düşürülmesi. Saddam Hüseyin'in iyiliği veya kötülüğünü tartışmıyorum kimseyle ama bir dönem başkanlık veya diktatörlük yapmış bir insanın en azından ölürken Kelime-i Şehadetini tamamlaması beklenmeliydi. Bu benim şahsi görüşürüm.
Ali Al Kilani'in neden böyle bir DVD hazırladığı hakkında bir fikrim yok.Üstelik öğrendiğim kadarıyla bütün masraflarının da kendi karşılamış. Bugün Salı, sabahın 03:00'ü Çarşamba günü sabah buradan ayrılıyorum eğer gitmeden önce kendisiyle bir kez daha görüşebilirsem mutlaka soracağım bunu ve sizlerle de paylaşacağım.
Neyse çok uzatmayayım gelelim asıl konumuza, Ali Al Kilani geleneklerine bağlı, vatanını ve milletini çok seven, duygulu, sevecen, mütevazi, kibar bir beyefendi. Libya'da tanıştığım Türk ve yabancı insanlar arasında saygı duyduğum biri olarak, ömrümün sonunda kadar unutmayacağım bir kişilik.
Kendisiyle resim çektirme isteğimi kırmayarak, Fuar alanına kurdurduğu ve adına "Naca'a" dediği çadırda çekilen resimlerimizi üste ekliyorum.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder