13 Ekim 2009 Salı

GÜZEL YER BURALAR

Haftasonu Ahlat ve Tatvan'a yaptığımız gezintiden kareler. Ahlat'da Selçuklulardan kalma bir mezarlık. Hani bazı sınavlarda veya yarışmalarda çıkar "Eski Türklerde mezar taşlarının adı ve işlevi" diye. Balbal diye hatırlıyorum adını. İşte o mezarlıkta Balbal benzeri mezar taşları vardı.

Bir de bolca Alıç Ağacı, bilir misiniz Alıç meyvesini? Ben bayılırım. Benim ziyaret biraz amacını aştı ama en azından bu yılda Alıç'ı Ahlat'da yemek kısmetmiş.
İşte o mezartaşlarından bazıları, çok geniş bir arazide yüzlerce var bu taşlardan. Üzerinde Arapça dualar yazıyor.


Gökyüzünün öfkesini resmetmek istedim. Acaba siz de farkedebildiniz mi? Gerçi gece biz bu öfkenin en şiddetlisini yaşadık. Zannediyorum kaldığımız yere yakın bir yere yıldırım düşmüş olacak ki büyük bir gürültü ve sarsıntı ile uyandık. Hayatımda ilk defa bu kadar şiddetli birşimşek çakması ve yağmur gördüm. Allah ikincisinden esirgesin, tam manasıyla korkunçtu. Sabaha kadar uyuyamadık ve sonradan korkunç geceden kalan gökyüzünü fotoğraflamak geldi aklımıza.



Bu resim ile anlatmak istediklerim çok derin. Öncelikle huzur, sessizlik, yalnızlık.... Evet Van Gölü'nün kıyısındayım. Tablo gibi bir manzara, inanılmaz güzel. Saatlerce oturabilirsiniz, hem de sıkılmadan.
Van Gölü'nün en büyük göl olma özelliği dışında başka özelliklerini de öğreniyoruz gün geçtikçe. Bunlardan biri de sodalı olması. Resimde gördüğünüz o beyazlık sodadan kaynaklanıyor.
Van Gölüne dizlerimize kadar girdik aslında tam girmek isterdik ama su gerçekten çok soğuktu. Girdiğimizde sodanın suya vermiş olduğu kayganlığı hissedebiliyorsunuz. Ayrıca sudan çıkınca da beyaz beyaz toz gibi bazı kalıntılar kalıyor. Cilt hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor buralarda ama ne derece doğru bilemiyorum. Eğer yazın burada olursam test edeceğim.